12 Haziran 2017 Pazartesi

Haftada 1 Kitap Okumak

Haftada bir kitap bitirmek, bilgisayar ve kitap

Haftada 1 Kitap Bitirme Fikrim

Geçtiğimiz günlerde internette dolaşırken okumak üzerine yazılmış bir yazıya rastladım. Yazar, ülkemizde kitap okuma oranının düşüklüğünden yakınarak basit bir öneride bulunuyordu. Bir kitabı ortalama 350 sayfa var sayarak, günde sadece 1 sayfa kitap okuyarak yılda en az 1 kitap okunabileceğinden bahsediyordu ve kendince yorumlar yaparak güzel bir şekilde izah ediyordu durumu.

Bu yazıyı okurken kendi kendime düşünmeye başladım. Okumayı seven birisi olarak son zamanlarda aslında okumaktan biraz uzak kaldığımı üzülerek fark ettim. Kendi kendime buna bir çözüm bulmak adına düşünürken aklıma haftada en az bir kitap okuma/bitirme fikri geldi ve bu fikri uygulama kararı aldım.


Bu fikrimi uygulamaya başlarken merak edip, Türkiye’deki okuma oranlarını araştırdım. Sizce ülkemizdeki güncel okuma oranları ne durumdadır? Gelin önce ona bakalım ve sonra “haftada bir kitap bitirme” fikrim üzerine devam edelim.

Türkiye’de Kitap Okuma Oranı (Güncel Verilere Göre):

TÜİK verilerine göre Türk insanının ihtiyaç listesinin 235. sırasında kitap yer alıyormuş. Hal böyle olunca okuma oranları da ona göre düşük çıkıyor.

Uluslar Arası Yayıncılar Birliği 2016 verilerine göre Türkiye’de kişi başına 8,4 kitap düşüyormuş.

En fazla kitap okuyan ülkelerin başında Fransa ve İngiltere geliyormuş. Adamların okuma oranları %21 civarında, bu oranı %14 ile Japonya ve %12 ile ABD takip ediyor. Diğer bazı batı ülkeleri de bu sıralamayı takip ediyor. Tahmin edin bakalım, bizim okuma oranımız nedir? Bence korkunç bir rakam: Türkiye’nin okuma oranı 0.01 yani binde bir gibi bir orana tekabül ediyor.

Aslında TÜİK verilerine göre basılı kitapların sayısı artıyor. Örneğin elektronik kitaplar dâhil olmak üzere 2008 yılında 32 bin kitap basılmışken, 2014 yılında bu oran 50 bini aşıyor. Ama gelin görün ki okuma oranımız artmıyor.

Okuma oranımızın artmamasının sebebini ise diğer veriler çok güzel açıklıyor bence. Zira insanımız televizyon izlemeye günde 6 saat, internete ise 3 saat ayırıyormuş. Kitap okumaya ise ayırdığımız süre ise sadece 1 dakikaymış! Hal böyle olunca okuma oranımızın düşük çıkması çok normal bence.

Yemek yerken bile telefon bağımlısı olmak

İşin bir de maddi boyutu var elbette. Araştırmalara göre bizim kitaba ayırdığımız miktar 25 cent’e tekabül ediyormuş. Ben bu verilere inanıyorum. Özellikle maddi olarak harcamaların verilerine. Zira her şeye para harcarken bunu çok rahatlıkla yapıyoruz fakat iş kitap almaya gelince elimizin cebimize gitmediğini düşünüyorum. Bunu yaşadığım basit bir örnekle de açıklamak istiyorum.

Yakın zaman önce, ihtiyaca binaen ‘acaba kendime yeni bir cep telefonu mu alsam’, diye düşünerek, yoldan geçerken elektronik ürünler satan bir mağazaya uğradım. Amacım biraz fiyat araştırması yapmak, uygun bir şeyler bulursam belki satın almaktı.

Uzun zamandır telefon piyasasını takip etmiyorum ama biliyorum ki fiyatlar oldukça yüksek. Mağaza görevlisine orta halli bir telefon baktığımı söyledim. Bana en uygun fiyatlı olanlarından bir tane gösterdi. Fiyatını sorduğumda ise 900 TL dedi ve ayda 90 TL’ye taksit yapabileceklerini söyledi.

Binlerce liraya cep telefonunun satıldığı günümüzde 900 TL fiyatı kimisi için çok pahalı bir rakam değil. Aslında bana da biraz uygunmuş gibi geldi.

Tüm bu anlattıklarımdan şuraya gelmek istiyorum: aylık 90 TL telefona vermek pek çoğumuz için bir külfet olmayabilir hatta çok uygun bile olabilir ama bu parayı aylık kitaba verelim desek, eminim ki pek çoğumuz buna razı olmayacaktır. Elbette bunun istisnaları var. Fakat bu istinasları genel duruma oranlarsak ne kadar az olduğunu görürüz. Neyse, bu örneğin kitaba ayırdığımız bütçemizi anlamaya, anlatmaya yeteceğini düşünüyorum.
Ülkemizdeki okuma(ma) oranlarına değindikten sonra, gelelim “Haftada bir kitap bitirme” fikrime.

Haftada 1 Kitap Bitirme Fikrim!

Bu fikri hayata geçirme adına hemen harekete geçtim. Evde de okumadığım bazı kitaplarımın olmasına rağmen, kütüphaneye gidip oradaki seçenekler arasından tercih yapmayı uygun gördüm. Evimizin kütüphaneye yakın olması avantajından yararlanarak hemen soluğu kütüphanede aldım (:

Kütüphaneye giderken aklımda, Deyimler ve Öyküleri serisinin 4. Kitabını almak vardı, önce onu aldım ve yanına bir başka kitap daha almak istiyordum. Ama alacağım kitabı önceden belirlememiştim. Türkçe Roman rafına yaklaştım ve raftaki kitaplara bakınırken Elif Şafak’ın, “Ustam ve Ben” kitabını gördüm. Bu kitap çıkalı birkaç yıl oluyor fakat bu zamana kadar okumadığım ve merak ettiğim için onu almayı tercih ettim.

Bir de 4,5 yaşındaki yeğenim için bir masal kitabı aldım. Kendisi okumayı bilmiyor fakat benden hikâyeler dinlemeyi çok seviyor. Ben de bu masal kitabını ona okumak için aldım. Bize böyle hikâyeler anlatan, masallar okuyan birileri olmadı ama onun olsun istiyorum. Kahraman bir dayı olmak bunu gerektirir diye düşünüyorum (:

Böylece “her hafta en az bir kitap” projemin ilk aşaması başlamış oldu. Tabi ki bu “1” rakamı en asgari olanı ifade ediyor. Allah’tan dileğim odur ki, bunu devam ettirebilirim ve haftada en az 1 kitap okurum. Bunu başarabileceğime inanıyorum.

“Yahu nasıl okuyacağız haftada bir kitabı?” sorusunun cevabı ise çok basit. Biraz televizyondan, biraz internetten feragat ederek. Günde sadece yarım saat bile ayırsak eminim ki başarılı oluruz. Herkesin durumunun farklı olduğunu göz önüne alıyorum ama insanın isterse başarabileceğine de inanıyorum.

Tabiki burada şunu da belirtmek gerekir ki, her kitap aynı nitelikte değil. Bazı kitapları belki bir günde okurken bazılarını okumak için daha fazla zamana ihtiyaç duyabiliriz. Burada kastettiğim ortalama bir kitap. Tabi ki aşağıdaki gibi bir kitabı bir haftada bitirmek elbette zor olacaktır. (:

Dünyanın en kalın kitabı
En Kalın Kitap Bu Olsa Gerek (:

Bu süreci burada anlatacağım ve bunu hep birlikte göreceğiz inşallah. Okudukça burada yazmayı ümit ediyorum.

Bu fikrimi size de tavsiye ederim elbette. İyi Olsun Blog okuyucularını birlikte okumaya, okuduğumuz kitaplara birlikte yorum yapmaya ve elbette birbirimize kitap tavsiyelerinde bulunmaya davet ediyorum. Okuyalım, iyi olsun (:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız bizim için çok değerlidir. Lütfen yorum yapın.